İsrail’in, son yıllarda Suriye’ye yönelik gerçekleştirdiği hava saldırıları, bölgedeki güvenlik dinamiklerini derinden etkiliyor. Bu saldırıların durdurulması gerektiğine dair önemli bir uyarı, Türkiye Cumhuriyeti’nin Suriye Özel Temsilcisi Selçuk Keçeli tarafından yapıldı. Keçeli, Suriye’nin toprak bütünlüğüne yönelik ihlallerin sadece bu ülkeyi değil, tüm bölgeyi istikrarsızlaştırdığını ifade etti. Birleşmiş Milletler ve diğer uluslararası kuruluşların, Suriye’deki bu durumu dikkatlice incelemesi gerektiğini belirten Keçeli, sorunun kapsamlı bir diyalogla çözülmesi gerektiğinin altını çizdi.
Selçuk Keçeli, Suriye’deki hava saldırılarının sadece askeri bir tehdit oluşturmadığını, aynı zamanda insani bir kriz yaratma potansiyeli taşıdığını da belirtti. Özellikle sivil halkın zarar görmesi, bu tür askerî uygulamaların siyasi ve etik boyutlarını gözler önüne seriyor. Keçeli, “Suriye’de barış ve istikrarın sağlanması, yalnızca bu ülkenin değil, tüm bölgenin geleceği açısından hayati önem taşımaktadır,” diyerek, diplomasi yolunun ve uluslararası işbirliğinin önemini vurguladı.
Ayrıca, Keçeli, Suriye’deki durumun, yalnızca bu ülkenin iç dinamikleriyle sınırlı olmadığını, komşu ülkelerin de güvenliğini tehdit eden bir durum olduğunu ifade etti. “Hava saldırıları, yine aynı zamanda komşu ülkelerde de korku ve güvensizlik yaratmaktadır. Bu gibi eylemler, düşmanlıkları artırmaktan başka bir işe yaramaz,” dedi. Bu açıklamalar, bölgedeki gerilimin düşürülmesi ve barışın sağlanması için nasıl bir yol haritası izlenmesi gerektiğini düşündürüyor.
Keçeli, Suriye’nin komşu ülkeleri ile olan ilişkilerinin de bu tür saldırılardan olumsuz etkilendiğini belirtti. “İsrail’in saldırıları, sadece Suriye’nin değil, aynı zamanda Lübnan, Ürdün ve Irak gibi komşu ülkelerin güvenliğini de tehdit ediyor. Dolayısıyla, bu kadar karmaşık bir durumda sadece bir ülkenin eylemleri ile yola çıkmak, uzun vadede kimseye fayda sağlamayacaktır,” diye ekledi. Bu bağlamda, bölge ülkelerinin bir araya gelerek diyalog kurmasının gerekliliğini vurguladı.
Keçeli’nin bu açıklamaları, sadece Türkiye’nin Suriye politikası açısından değil, bölge genelinde yaşanan krizlerin çözümünde nasıl bir yaklaşım izlenmesi gerektiği konusunda da önemli bir tartışma başlattı. Uluslararası toplumun, Suriye’de barış ve güvenliği sağlamak için daha aktif bir rol üstlenmesi gerektiği belirtildi. “Suriye’de kalıcı bir çözüm süreci için sadece askeri müdahaleler değil, aynı zamanda siyasi diyaloglar ve insanî yardımlar da büyük önem taşıyor,” diyerek sözlerini tamamladı.
Sonuç olarak, Selçuk Keçeli’nin ifade ettiği bu önemli noktalar, Suriye’deki hava saldırılarının durdurulması ve kalıcı bir barışın sağlanması için yalnızca askeri güç kullanımının yeterli olmadığını ortaya koyuyor. Diplomasi ve uluslararası işbirliği, bu sorunun çözümünde anahtar konumunda. Bu tür açıklamalar ve duruşlar, bölgedeki istikrar için ne denli kritik bir noktada olduğumuzu bir kez daha gözler önüne seriyor.